İş yerine evden yemek götürmek

Avrupa'da yaşamaya başladıktan sonra herkesin yaptığını görüp benim de yapmaya başladığım şeydir.

Avrupa'da gerek ofis ortamında, gerekse daha geleneksel alanlarda çalışan kişiler genellikle iş yerlerine öğle yemeklerini evden götürmekteler. Bence süper bir hareket. Her şeyden önce sağlıklı beslenmenize katkısı büyük. Şimdi olayın arka planına hep birlikte bakalım:

Durum:

Özellikle "modern" yaşam ile birlikte insanların daha geç evlenmesi ya da ilişki sahibi olması, ya da evlenen kişilerin hiç çocuk yapmaması ya da geç yaşta, o da tek bir çocuk yapmaları gibi nedenlerle, çok daha az insan evde yemek yapmakta. Çünkü evde nüfus az ve bir ya da iki kişi için akşam yemeği yapmak insanlara hem zahmetli görünüyor, hem de gerçekten ekonomik olmayabiliyor. Günün sonunda, hepimizin bildiği gibi bir yemeği bir ya da iki kişi için yapmakla, üç ya da dört kişi için yapmak arasında zaman açısından neredeyse hiç fark yok, maddi açıdansa çok çok az bir fark var.

Dışarıda yenen yemekler ne kadar propagandası yapılırsa yapılsın sağlıklı olmaktan çok uzak. İçine ne yağ atıldığı mı belli, ne eti yediğiniz mi belli, pişirilen sebzelerin yıkandığı mı belli. Liste uzun, insan biraz daha düşünse evden de çıkmayacak, o yüzden devam edeyim.

Dışarıda yerken harcanan paranın, kazanılan paralara oranı rahatsız edici yükseklikte. Ortalama bir maaş 1500-2000 lira iken, yalnızca bir öğle yemeğine 15-20 lira vermek ne kadar sürdürülebilir bir şey olabilir? 15 liradan ve 22 iş gününden bile hesap etsek, 330 lira ediyor, mübarek kira! Üzerine biraz daha para koy bir eve gir, o derece yani.

Çözüm

Çözüm evden iş yerine yemek götürmek. Bekar birisi de olsanız, çocuksuz bir çift de olsanız, eğer akşam yapacağınız yemeği ertesi gün iş yerinize de öğle yemeği olarak götüreceğinizi bilirseniz, yemek yapmaya çok daha rahat motive olursunuz (en azından benim için öyle). Akşam evde taze taze ev yemeğinizi yersiniz, ertesi gün de, kimin yaptığını, içine ne konduğunu bildiğiniz bir yemeği öğle yemeğinde yersiniz. Buradaki ofislerin hemen hepsinde bir mutfak, bir mikro dalga fırın, çatal kaşık bıçak ve tabaklar bulunuyor. Evden ister cam kapta, ister plastik kapta götüreceğiniz bir yemeği rahatça mutfakta hızlıca hazırlayıp yiyebiliyorsunuz.

İşin güzel tarafı, sağlıklı beslendiğiniz gibi, hem ciddi bir tasarruf yapabiliyorsanız, hem de öğle yemeklerinde milletle itiş kakış yer bulmaya çalışarak, sipariş vermeye çalışarak, o siparişin gelmesini bekleyerek zaman kaybetmiyorsunuz. Yaklaşık üç senedir, öğle yemeği faslım 20 dakika sürüyor: Evden getirdiğim yemeği rahat rahat hazırlayıp mideye indiriyorum ve öğle molamın geriye kalan 40 dakikası tamamıyla bana kalıyor. Artık çıkar kahve mi içerim, çay mı içerim, telefonla eşi dostu mu ararım bana kalmış.

Ne yazık ki Türkiye'de pekçok insan için evden iş yerine yemek götürmek, konuşulması bile olanaksız bir tabu. "Ne derler?", "Parası yokmuş", "Şuymuş", "Aaaa şuna bak şuna ne yiyor" gibi kompleksleri ve aptalca eleştirileri aşmak çok zor olduğu için, hemen herkes hem midesine, hem de cebine zarar olduğunu bile bile dışarıdan yemek yiyor ve kabuğunu kıramıyorum. Umarım yakın zamanda herkes için daha olası bir seçenek haline gelir evden yemek götürmek.
19.08.2017 dombili
daha iyi hizmet verebilmek için çerez (cookie) kullanıyoruz. detaylı bilgi için tıklayın