İzmir

Cahit Külebi'nin dediği gibi, denizi kız, kızı deniz, sokakları hem deniz, hem kız kokan kent.

Karada Manisa, Aydın ve Balıkesir ile denizde Yunanistan ile komşudur. Türkiye'nin nüfus bakımından en büyük 3. kenti ve en önemli ihracat limanıdır. Türkiye'nin uygar dünyaya dönük yüzüdür. Ege'nin incisidir.

Dünyada en yaşanabilir kentler arasında gösterilmektedir. Bireysel tercihlere saygı gösterilmesi ve bireylerin kendi tercihlerini yaşayabilmesi bakımından çok özel bir yerdir. Cami, kilise ve sinagog'un aynı sokakta barış içerisinde varlığını sürdürebildiği ender şehirlerden birisidir. Dünyada kurulduğu yerde varlığını sürdüren en eski yerleşim yeridir.

Dünyaca ünlü İzmir Enternasyonel Fuarı zamanla işlevinde zayıflama yaşamakla birlikte, İzmir ekonomisinin en önemli lokomotifi olmuştur.

İzmir çok güzeldir. Güzel İzmir diye anılır. Ege Denizi, en güzel kıvrımlarını, en güzel kıyılarını İzmir için hazırlamış gibidir. Binlerce yıl öncesinin çalışkan insanları, Efes'te, Bergama'da en güzel eserleri İzmirli torunlarına hediye etmek için inşa etmiş gibidir.

İzmirli'nin hayatın tadını çıkaran, kendine has bir kültürü vardır. Balkonlar çamaşır kurutmak için değil, çay-kahve içmek, yemek yemek, komşularla selamlaşmak için kullanılır. Kordon'da bira içilir, Alsancak'ta, Karşıyaka'da arkadaşlarla buluşulur, dedikodu yapılır. Yaz aylarında Cuma öğlen Çeşme'ye, Urla'ya, Foça'ya, Dikili'ye kaçılır, Pazartesi öğlen geri gelinir. Milyon dolarların olduğunu ispatlamak için Ferrari alıp hava atmak gerekmez. Milyonerler kulübü mantığıyla yaşanmaz. Ayakkabı boyayarak yaşamını kazanan bir çocukla, dolar milyoneri aynı masada midye dolma yer. Çocuklar hayvanat bahçesine değil, doğal yaşam parkına gider. Başka yerde pek duymayacağınız, sadece İzmirlilerin kullandığı kelimeler vardır.

Spor kulüpleri kupa alsınlar diye kimse kendini yırtmaz. Önemli olan dostluktur, kardeşliktir. Göztepe - Karşıyaka maçı 2. lig maçı olmasına rağmen seyirci rekoru kırar ve, dünyanın en çok izlenen 2. lig maçı olur.

İzmir insanı otu da sever. Zeytinyağının mucidi antik İzmirlilerden devraldıkları mirası korur. Şevketi bostan, cibez, arapsaçı, deniz börülcesi zeytinyağıyla kendini bulur, İzmirlilerin sofralarını süsler. Zeytinyağı vazgeçilmezdir. İzmirli, Ankara'ya gezmeye gittiğinde, salataya ayçiçek yağı konduğunu görünce hayret eder.

İzmir 1971 Akdeniz Oyunları, 2005 Universiade gibi uluslararası organizasyonların ev sahipliğini yapar, gelen misafirleri kendine aşık eder. İzmir'e bir kez gelen, suyunu içen, kendini tutamaz tekrar gelir. Vapurla şehiriçi yolculuk müthiş bir zevk verir. İzmir'in bağımlılık yapan ruhu, büyük bir turizm hareketliliğini doğurur. İzmir'e giden turistlerin yapabileceği şeyler çoktur.

İnciraltı'nda kahvaltı, Çeşme'de Kumrucu Hüseyin'de Çeşme kumrusu, Kordon'da deniz çipurası, Alsancak'ta boyoz, Kınık'ta domates salçası, Bergama'da peynir, Tire'de köfte adamı mest eder.

Avrupa'nın en donanımlı tıp kültürlerinden birisi İzmir'dedir. Antik dönemlerde Bergama'da bulunan tıptan köklerini alan derin bir kültür vardır. Şifa bulmak isteyen İzmir'e mutlaka uğrar.

Harika üniversiteleri, pek çok gencin vizyonunu pekiştirdiği bir ortam sunar. Ege Üniversitesi, Dokuz Eylül Üniversitesi, Yaşar Üniversitesi, İzmir Ekonomi Üniversitesi, Bakırçay Üniversitesi, Katip Çelebi Üniversitesi, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü, İzmir Demokrasi Üniversitesi kent kültürüne önderlik etmektedir.

Kurtuluş Savaşı'nın başladığı ve bittiği yerdir. Atatürk'ün izinden gider. Zübeyde Hanım'ın ebedi istirahatgahıdır. İzmir Marşı bu büyük mücadeleyi ve Atatürk sevgisini kuşaktan kuşağa aktarmaktadır.