Ruhi Su

1912 Van doğumlu Türk Halk Müziği sanatçısı. Anadolu türkülerinin gelecek kuşaklara taşınması konusunda büyük katkıları olmuştur.

Ruhi Su, anne ve babasını tanımamıştır. Anne ve babasının kim olduğuna ilişkin bir bilgiye rastlanmamıştır. Bilinen tek şey, Van'da 1912 yılında dünyaya geldiğidir. Doğum yılı, doğum yeri ve o dönemin koşulları göz önüne alındığında, anne ve babasının Ermeni olabileceği yüksek bir olasılık olarak görülmektedir. Kendisini "Birinci Dünya Savaşı'nın ortada bıraktığı çocuklardan birisi" olarak tanımlamaktadır.

Kendisinin bilinen ilk adı Mehmet'tir. Bu adı nasıl aldığı, kim tarafından konduğu bilinmemektedir.

Henüz bebek yaşta öksüz kalan Mehmet, nasıl olduğu bilinmeyen bir şekilde Adana'da yoksul bir ailenin yanına getiriliyor. Burada Hüseyin Amca diye hitap ettiği evin beyinin gerçek amcası olduğu söyleniyor. 10 yaşına geldiğinde ise gerçek kendisine açıklanıyor, Hüseyin Amca'nın, öz amcası olmadığını öğreniyor.

10 yaşında Adana Öksüzler Yurdu'na alınıyor. O günden itibaren çocukluğu ve gençliği öksüzler yurtlarında geçiyor. Öksüzler yurdunda Mehmet'in yetenekleri keşfedilmeye başlanıyor. Yurda gelmeden önce arkadaşları ile birlikte çoğunlukla türkü söyleyen Mehmet'in sesinin güzelliği Adana Öksüzler Yurdu'ndaki öğretmenleri tarafından da farkediliyor. Öğretmenleri, Mehmet'in müzik eğitimi üzerinde hassasiyetle duruyorlar.

1925 yılında Ankara'da Musiki Muallim Mektebi kuruluyor. Bakanlık yayınladığı genelge ile öksüz yurtlarındaki çocuklardan müziğe yetenekli olanların bu okula gönderilmesini istiyor. Mehmet bu sınavı kazanıyor ama yurttaki öğretmeni "sen çok yeteneklisin, nasıl olsa sınavı seneye de kazanırsın" diyor ve bir başka çocuğu gönderiyor. Mehmet ertesi yıl yapılan sınavı da gerçekten kazanıyor ama o sene yayınlanan bir başka genelge ile öksüz yurtlarından ayrılacak tüm çocukların askeri okullara gönderilmesi isteniyor ve Mehmet musiki okuluna gidemiyor. Askeri okullara gidecek öğrencileri muayene eden doktorlar, Ökkeş, Cumali gibi isimleri görünce çocuklara İstanbul'da daha rahat kabul görecek ikinci isimler almalarını öğütlüyorlar. Mehmet de ikinci ad olarak Ruhi adını alıyor ve adı Mehmet Ruhi oluyor. (İlerleyen yıllarda soyadı kanunu çıkınca da kendi isteği ile Su soyadını alacak ve Ruhi Su olacaktı)

Müzik eğitimine devam etmek isteyen Mehmet Ruhi, askeri okuldan kaçtı, yakalandığında kendi isteğiyle çürük raporu aldı ve Adana Öksüzler Yurdu'na geri gönderildi. Oradan Adana Öğretmen Okulu'na geçti. Bu okulda Avusturyalı müzik öğretmeninden keman ve temel batı müziği eğitimi aldı. Daha sonra Ankara Musiki Muallim Mektebi'ni kazandı ve oraya gitti.

1930'lu yılların ikinci yarısında, Nazi baskısı tecrit politikasından kaçan binlerce Alman aydın kendilerine kucak açan Türkiye'ye geldiler. Aralarında bulunan müzisyenler, Ruhi Su'nun müzik becerilerini geliştirmesinde çok etkili oldular. Bu dönemde Devlet Opera ve Balesi kuruldu. Ruhi Su, Devlet Konservatuvarı Opera Bölümü'ne alındı. 1936-1942 arasında burada eğitim gördü. Devamında operada da görev yapan Ruhi Su, Türk Halk Müziği'ne büyük katkılar yaptığı gibi, Türk Operası'nın da temel elemanlarından biri oldu.

Ruhi Su, 1943-1945 arasında 2 haftada bir Ankara Radyosu'nda program yaptı. Program, "Basbariton Ruhi Su Türküler Söylüyor" anonsuyla duyuruluyordu. Türkülerinin bazılarının içeriği bazı kesimlerin hoşuna gitmiyordu. Bu kişilerin baskıların sonucunda bir süre sonra programın sonu geldi.

Ruhi Su, 1942-1945 arasında Hasanoğlan Köy Enstitüsü'nde müzik dersleri verdi. Burada, kendisi gibi müzik dersleri veren Aşık Veysel'le tanıştı ve yakın dost oldu.

1951 Türkiye Komunist Partisi operasyonu çerçevesinde 1952 yılında tutuklandı, 1957 yılına kadar tutuklu kaldı. Bu dönemde işkence gördü.

1977'de ilk kez pasaport almayı başaran Ruhi Su, Almanya, Hollanda, Belçika, İngiltere ve Fransa'da konserler verdi.

12 Eylül darbesinden sonra siyasete bakış açısı sebebiyle cuntanın kara listesindeydi. Çok ağır hastalandı. Pasaportunun süresi bitmişti. Tedavi olmak amacıyla pasaport almak üzere başvurdu ancak bu başvurusu gerekçe gösterilmeksizin reddedildi. Dönemin başbakanı katarakt ameliyatı olmak için Teksas'a gitmeyi kendine hak görürken, Ruhi Su'nun tedavi olmak üzere yurtdışına çıkmasını çok görmüştü. Bir grup Alman sanatçı, Ruhi Su'nun tedavi olmak üzere yurtdışına çıkabilmesi için Kültür Bakanlığı'na başvurdu. Yoğun çabalar karşısında tedavi olmak üzere ve yalnızca bir kere yurtdışına çıkmasına izin verildi. Ne yazık ki artık çok geçti, tedavide gecikilmişti. Büyük sanatçı Ruhi Su, 20 Eylül 1985'te hayata gözlerini yumdu.

Cenazesi 22 Eylül 1985'te defnedildi. Cenazesine binlerce kişi katıldı ve 12 Eylül dönemine karşı ilk kitlesel gösteriye dönüştü. Cenazede 163 kişi gözaltına alındı ve 15 gün süreyle sorgulandı.

Ruhi Su, yaşamı boyunca onlarca albüm yaptı. Türk Halk Müziği eserlerinden oluşan albümler, rakı masalarında da sık sık dinlendiği için, kendisine, "Türküleri solcu aydınlara sevdiren adam" ünvanı yakıştırıldı.
20.09.2017 Geni
1
daha iyi hizmet verebilmek için çerez (cookie) kullanıyoruz. detaylı bilgi için tıklayın