Türkiye'deki feda / fedai kültürü

"Fatih'in fedaisi Kara Murat!"

Özellikle bir nesil için çok önemli olan Kara Murat serisinde sıkça duyduğumuz "fedai", "feda olmak" "kendini feda etmek" kavramları bizim toplumun psikolojik sıkıntı noktalarından bir tanesi.

Anne ve babaların kendi yaşamlarını çocukları için feda etmeleri, çocukların ergenliklerini ve gençliklerini daha iyi bir gelecek için feda etmeleri uzun vadede aslında yarardan çok zarar getiren, mutluluktan çok acı getiren şeyler.

Bir anne ya da baba düşünün, canını dişine takmış, kendi giymemiş, çocuğunu giydirmiş, kendi yememiş, çocuğunu yedirmiş. İstiyor ki çocuğu kendinden daha iyi yaşasın, namerde muhtaç olmasın, süpermarkete girdiğinde almak istediği 10 şey varsa parası 3'üne değil, 10'una da yetsin.

Şimdi de bu insanın çocuğunu düşünün. Kaç çocuk var sizce anne babasının yaptığı fedakarlıkları takdir etsin ve bunun hakkını vermeye çalışsın? "Bana ne ya, beni onlar doğurdu, tabi bana bakacaklar" deyip geçiyor çoğu çocuk, ve ne düşündüğümü söyleyeyim, adam haklı!

Ben burada anne babayı haksız buluyorum, kardeşim sen çocuğa niye sunabileceğinden fazlasını sunmaya çalışıyorsun? Sen insan değil misin? Senin yaşamın yok mu? Sen taş olup baş yarmadın mı? Çocuğun güzel şeyler mi giymek istiyor, sağda solda para harcayarak takılmak mı istiyor? Gitsin çalışsın arkadaş, çalışsın, kazansın, harcasın!

Biz neyin kafasını yaşıyoruz Türkiye'de anlamıyorum. Dünyanın en gelişmiş ekonomileri dediğin yerlere bakıyorsun, üniversiteye gençliğinin neredeyse tamamı yok orada kahve yapar, yok burada garsonluk yapar, yok bebek bakıcılığı yapar, yok köpek gezdirir. Neyin tribi bizim bu gençlerdeki? Sık totoyu çalış birader.

Anneler babalar! Siz de koyun gitsin yahu, yeter, çalışıyorsanız kendinize. Tamam hadi Batılılar gibi 18'ine gelen çocuğu evden sepetlemeyin de hayatını kazanması gerektiğini de öğrensin artık çocuklar. Siz de arttırdığınız üç kuruş parayı onların tembelliğini finanse etmeye değil, hayatın tadını çıkarmaya ayırın. Kendinize güzel mobilyalar alın, haftada bir gün bırakın çocuklar ne halleri varsa görsünler gidin başbaşa bir kahvaltı edin, püfür püfür esen bir yerde çayınızı yudumlayın, bırakın herkes kendi geleceğinin derdine düşsün, yeterince bokunu temizlediniz çocukların küçükken, rahat edin, ne kendinizi feda edin, ne de karşılık göremeyince hayata küsün.
24.09.2017 dombili
daha iyi hizmet verebilmek için çerez (cookie) kullanıyoruz. detaylı bilgi için tıklayın