Toplumların ana problemlerinden biri. Ne yazık ki bizim toplumumuzda biraz daha fazla. Her yerde, farklı şekillerde karşınıza çıkabilecek olan bu problem, sadece bu çağda değil daha eski çağlarda da mevcuttu tabii ki. Değişkenler ise teknoloji, araçlar, mahalleler vs. Peki nasıl gelişiyor bu istemsiz yarışma?
Bir örnekle başlayalım. Trafiktesiniz. Hız sınırı
30 km/saat. Aracınız ile 30 km/saat hızını geçmeden ilerlemeye çalılıyorsunuz. Trafik ışıklarıda yok.
Arkanızda ki sürücü fütursuzca kornaya basarak, aracını, arka tamponunuza elinden geldiğince yaklaştırarak rahatsız ediyor sizi. Göz ucuyla bakarak yaptığınız analizde adamın suratında " ya arkadaş, sen nasıl erkeksin, az bas gaza, kız gibi araba kullanıyorsun " ifadesini yakalarsınız.
Bir başka örnekte ise, bir iş yaparken kullandığınız alet ve edavatları, kullanış biçimine gelmektedir. " Kız gibi çekiç kullanmak. " Bir de terbiyesizlik sınırı artar, " ver şunu ben halledeyim " noktasına gelirler. Bu esnada da
" bak görüyor musun, bu şekilde yapman gerekli " ifadesi kaçınılmazdır.
Yeri geldiğinde, erkek adam kulağını deldirir mi, başka bir zamanda ise, futboldan anlamayan erkek mi olur gibi ifaderle karşımıza çıkan bu "erkeklerinse", gün gelip eşlerine ve çocuklarına şiddet uygulaması ne acıdır.
Ne yazık ki oldukça yoğun olan bu davranış biçimi, özellikle gençlerin arasında daha da belirgin durumda olmakla beraber, olgun yaşta ki kişilerde de sosyal statü koruma amacı güdülerekte kullanılmaktadır. Bazen ise sosyal statüsü olmadığının farkında olan kişiler, bu eziklikten ötürü fiziksel güçlerini ön plana sürerek, erkeklik yarışmasına girmektedir.
Durumun başka bir sonucu ise, davranış ile beraber gelen kadın, erkek eşitliğinin ortadan kalkması. Oğlu bir kız ile beraberlik yaşayan baba " koçum benim, mahallede kız bırakmıcak, İstanbul'u kurutacak" ifadesini kullanırken, kızının bir erkek arkadaşı olma düşüncesine bile katlanamamakta. Erkekliği bir avantaj olarak gören erkekler, başka erkekleri eleştirmek ile kalmayıp bir de etrafında bulunan herkese saygısızlık yapmayıda öğreniyorlar. Bu da olmadık sonuçlar doğuruyor.
Sonuç olarak, bu eşitsizlik herkesi etkilemekte. Herkes sadece etkili olduğu alanda kendi işi ile ilgilense problem kalmayacak zaten. Saygılı olmak lazım, gerisi boş.
Bir örnekle başlayalım. Trafiktesiniz. Hız sınırı
30 km/saat. Aracınız ile 30 km/saat hızını geçmeden ilerlemeye çalılıyorsunuz. Trafik ışıklarıda yok.
Arkanızda ki sürücü fütursuzca kornaya basarak, aracını, arka tamponunuza elinden geldiğince yaklaştırarak rahatsız ediyor sizi. Göz ucuyla bakarak yaptığınız analizde adamın suratında " ya arkadaş, sen nasıl erkeksin, az bas gaza, kız gibi araba kullanıyorsun " ifadesini yakalarsınız.
Bir başka örnekte ise, bir iş yaparken kullandığınız alet ve edavatları, kullanış biçimine gelmektedir. " Kız gibi çekiç kullanmak. " Bir de terbiyesizlik sınırı artar, " ver şunu ben halledeyim " noktasına gelirler. Bu esnada da
" bak görüyor musun, bu şekilde yapman gerekli " ifadesi kaçınılmazdır.
Yeri geldiğinde, erkek adam kulağını deldirir mi, başka bir zamanda ise, futboldan anlamayan erkek mi olur gibi ifaderle karşımıza çıkan bu "erkeklerinse", gün gelip eşlerine ve çocuklarına şiddet uygulaması ne acıdır.
Ne yazık ki oldukça yoğun olan bu davranış biçimi, özellikle gençlerin arasında daha da belirgin durumda olmakla beraber, olgun yaşta ki kişilerde de sosyal statü koruma amacı güdülerekte kullanılmaktadır. Bazen ise sosyal statüsü olmadığının farkında olan kişiler, bu eziklikten ötürü fiziksel güçlerini ön plana sürerek, erkeklik yarışmasına girmektedir.
Durumun başka bir sonucu ise, davranış ile beraber gelen kadın, erkek eşitliğinin ortadan kalkması. Oğlu bir kız ile beraberlik yaşayan baba " koçum benim, mahallede kız bırakmıcak, İstanbul'u kurutacak" ifadesini kullanırken, kızının bir erkek arkadaşı olma düşüncesine bile katlanamamakta. Erkekliği bir avantaj olarak gören erkekler, başka erkekleri eleştirmek ile kalmayıp bir de etrafında bulunan herkese saygısızlık yapmayıda öğreniyorlar. Bu da olmadık sonuçlar doğuruyor.
Sonuç olarak, bu eşitsizlik herkesi etkilemekte. Herkes sadece etkili olduğu alanda kendi işi ile ilgilense problem kalmayacak zaten. Saygılı olmak lazım, gerisi boş.
28.09.2017 Jax